İnandım Dediğinde Değil, İnandığınca Yaşarsan Müslümansın...

Son yıllarda her koşulda haklı olduğunu düşünen,savunan dindar bir kesim belirdi.
Gücünü inandığı dinden değil de, kendince kabul gördüğü siyasi görüşünden alan bir kesim.
İnanılmaz ve gereksiz bir özgüvenle , her istedikleri yere girip, her istedikleri şeyi yapma özgürlüğü tanıdılar kendilerine.
Kişilik haklarına saldırdılar. 
Hatta içlerinden bazıları, birilerinin yaşama haklarını dahi elinden aldı..
Oysa bilinen bir gerçek vardı, senin özgürlüğün, başkasının özgürlüğünün başladığı yere kadardı..
Ama olmadı... Bilinen o bütün gerçekler, gereksiz özgüven ve bencillik girdabında kaldı...
Canlar yandı,analar ağladı...

Bu iki resim, biri Fatmanur biri Özgecan..
3 yıl önce, İstanbul'un göbeğinde, Bahçeşehir'de gündüz vakti kendi evinde ölü bulunan  üniversite öğrencisi Fatmanur'la Özgecan'ın kaderi de aynıydı..
Bu iki fotoğraf çok çok şey anlatıyor aslında..
Yani arkasına saklanılan, ne mini etek, ne makjay, ne gecenin bir saati ve ne de tahrik vardı...
Ama ikisi de maalesef aynı vahşeti yaşadı..

Peki bundan nasıl olacak, ne olacak...
Özgecan'ın son fotoğrafları, 3 insan müsveddesinin ifadeleri hatta  Nihat Doğan bile daha çok konuşulur oldu.
2 gün yas tutanlar bugün kurdukları enfes masaların fotoğraflarını paylaşmaya başladılar bile. Şık kombinler , fırsat butikleri, reklamlar...
Ne kadar hızlı tüketen bir toplum olup çıktık biz. Acımız bile ne kadar magazinsel artık. Duydun mu ne yapmış, gördün mü ne hale gelmiş, 
Oysa ki konuşulması, dertlenilmesi gerekilen sıl konu başkaydı...
Gelecek kaygısı ve insan yetiştirme...
Gelecek kaygısı artık iyi bir kariyer anlamına gelmiyor bizim için değil mi. Evlatlarımızın yaşayacağı günlerin rengi bizi düşündüren ve  boğan. Aydınlık bir gelecek adına tüm gayretimiz. 
Ve insan yetiştirme, kız evlat yetiştirme, erkek çocuk yetiştirme değil, sadece insan yetiştirme. 
Rabbin kendi ruhundan üfleyip yarattığı insana saygılı, yaratılan herşeye saygılı, mütevazi..
Peygamber ahlaklı, 
Yusuf misali terbiyeli,
Eyyüb misali sabırlı...
Amin...







5 comments

17 Şubat 2015 14:18

yüreğine sağlık :(
acı gerçeklerimiz malesef

Adsız
17 Şubat 2015 14:41

beğen butonu olsaydı keşke..
söylenecek pek bişi kalmadı çünkü!

17 Şubat 2015 16:10

Size gönülden katılıyorum. İnsan gibi insan olmalıyız. Çok acı şeyler duyuyoruz, görüyoruz daha da acısı bunların belli sebeplere dayandırılarak normal birşeymiş gibi gösterilmeye çalışılması. Vahşetin sebebi mi olur? Allah kötülere vicdan , merhamet versin.

17 Şubat 2015 17:34

Ne doğru yazdıkların...
Aminnn

25 Şubat 2015 23:40

çok anlamlı bir paylaşım olmuş.

"Ne kadar hızlı tüketen bir toplum olup çıktık biz. Acımız bile ne kadar magazinsel artık." demişsin ya acı da olsa çok yerinde bir tespit olmuş.

sevgiler...

Yorum Gönder

Teşekkürler

.
Etkaca