Pages - Menu

8 Haziran 2013 Cumartesi

Doğa İçin Çal...


Uzun zamandır dinlemekten ayrı  izlemekten ayrı keyif aldığım , Doğa kadar çeşitli ,Doğa kadar anlamlı çalışmalar..
Doğa İçin Çal...
Vurma...
Kırma...
Yıkma...
Yakma...
Dövme...
Dökme...

5 Haziran 2013 Çarşamba

Hayvanlar Kitabı-Büyük Küçük Kavramları

Türkiye'ye geri sayım basladı
Son 6 gün :)
Havaların ısınmasıyla planlı aktivitler yapamadık
Planladıklarımızı bile zaman bulup gerçekleştiremedik :)
Bir kış boyunca eve  kapanmanın acısını çıkarttık,çıkarıyoruz :)
Doğadan da öğreneceklerimiz sonsuz dedik :)
Bol bol parklara gittik
Temiz havanın güneşin tadını çıkardık
Evde ki zamanlarımızı da boş geçirmedik tabi
Eşleştirme kartlarımızla ,boyalarla ,kitaplarla ilgilendik bool bol :)

Babamızın da destekleriyle 'Hayvanlar Kitabı' yaptık
Kitabın sayfalarını Pvc ile kapladık

Büyük küçük kavramlarını öğrendik
Büyük olanları boyadık

Tek tek gözlerini ,kulaklarını ,

Ayaklarını boyadık

Hayvanların isimlerini tekrarladık.
Sevdik yani özetle yeni kitabımızı :)
Çıktı almak isteyenler için sayfa sayfa baskı boyutu aşağıdadır :)
Hayırlı Kandiller...Dua İle...




4 Haziran 2013 Salı

İnsanlar Sloganla Güdülmez...Düşünceye Hürriyet, Sonsuz Hürriyet...

Karanlıkta kavga olmaz. 
İdeolojiler, uçurumları aydınlatan hırsız fenerleri. İstemesek de onlara muhtacız.
Kaosu kosmos yapan insan zekası, tecrübelerini ideolojilerde sergilemiş.
İdeolojiye düşmanlık, tek izm’e teslimiyettir: obskürantizme.
İdeolojiler siyaset dünyasının haritaları.
Haritasız denize açılınır mı? Ama harita tehlikeli bir yolculukta tek kılavuz olamaz.
Pusulaya da ihtiyaç var.
Pusula: şuur...
Tarih şuuru, milliyet şuuru, kişilik şuuru.
İdeolojilerin peşine takılanlar pusulasızdırlar.
Gemi ya kayalara çarptı ya batağa saplandı.
İdeolojilerin ışığına göz yumanları sloganlar yönetir.
Karanlık kinlerin birbirine saldırttığı çılgın sürülerin savaş çığlığıdır, slogan.
İlkelin, budalanın, papağanın ideolojisidir slogan.
Düşünce ile çığlık bağdaşmaz.
Şuurun sesi çığlık değildir.
Yabani bağırır, medeni insan konuşur.
Bu çocuklar yıllarca konuşturulmadı.Hınçlarını üç beş kelime ile suratımıza tükürüyorlar.
İdeolojileri yasakladığımız için hışımlarına uğradık.
Demokrasinin demopedi olduğunu kimse düşünmedi.
Aczin hürriyetperverliği yalanların en namussuzu.Bahşedilen hürriyet, ölmek ve öldürmek hürriyeti.
Toprak sarsılıyor!..
Hep birden esfel-i sâfiline yuvarlanmak istemiyorsak, gözlerimizi açmalıyız.
İnsanlar sloganla güdülmez.
Düşünceye hürriyet, sonsuz hürriyet.
Kitaptan değil kitapsızlıktan korkmalıyız..

Bütün ideolojilere kapıları açmak, hepsini tanımak, hepsini tartışmak ve Türkiye’nin kaderini onların aydınlığında fakat tarihimizin büyük mirasına dayanarak inşa etmek.İşte, en doğru yol …”

Cemil Meriç